Türkiye'deki bağımsız idari otoritelerin idari yaptırım yetkilerini incelemekteki amacımız, böylesine önemli bir yetkinin esasında ne ifade ettiği ve ne şekilde kullanılması gerektiği ile tabi tutulacağı sınırlamaların tespit edilebilmesine katkı sağlamaktır. Böylesine bir çalışmanın, hem ülkemizdeki bağımsız idari otoritelerin bu yetkiyi kullanırken dikkat etmesi gereken hususlar, hem de bu yetkinin kullanılması ile yaptırımlara maruz kalabileceklerin bu yetkinin ne şekilde kullanılması gerektiği konusunda az da olsa bilgi sahibi olabilmeleri açısından yararlı olacağını düşünmekteyiz.
Söz konusu amaç doğrultusunda, öncelikle ekonomi ve devlet arasındaki ilişki incelenecek ve idari yaptırım yetkisinin hareket noktasını teşkil ettiğine inandığımız, devletin ekonomiye müdahalesi konusu üzerinde durulacaktır. Bunu takiben kısaca bağımsız idari otoriteler olgusuna da yer verilecektir. İkinci bölümde, Türk idare hukukunda çok az inceleme konusu olan "idari yaptırım" ilk aşamada teorik yönden ve sonrasında da getirilen sınırlandırmalar açısından, bağımsız idari otoriteler ile bağlantı kurularak açıklanmaya çalışılacaktır. Bu bölümde ayrıca bağımsız idari otoritelere tanınan idari yaptırım yetkisinin kaynağı ve amacı ile bu yetkinin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ile ilişkisi açıklanmaya çalışılmıştır. Son bölümde ise "idari yaptırım" yetkisinin hâlihazırda bağımsız idari otoriteler tarafından ne şekilde uygulandığının daha iyi anlaşılabilmesi için Türkiye'deki bağımsız idari otoritelerin idari yaptırımları belirli bir sınıflandırmaya tabi tutularak incelenecektir. Ayrıca uygulamaya yarar sağlayacağına inandığımız, konuya ilişkin yargı kararlarına da özel olarak yer verilecektir.
Giriş bölümünden